Suç Eşyasının Satın Alınması Veya Kabul Edilmesi ile alakalı içeriğimize hoş geldiniz. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun malvarlığına karşı suçlar başlığı altında TCK 165 maddesinde düzenlenen “suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi” suçu ile kamu düzeninin korunması ile birlikte kişilerinde malvarlığı koruma altına alınmaya çalışılmıştır. TCK 165 maddesi ve madde gerekçesinden anlaşılacağı üzere suç eşyası özetle; Herhangi bir suçtan dolaylı veya doğrudan elde edilen ekonomik değerler ile malvarlıklarıdır”
SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL EDİLMESİ SUÇU CEZASI
TCK 165/1; “Bir suçun işlenmesiyle elde edilen eşyayı veya diğer malvarlığı değerini, bu suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır”
TCK 165 maddesinden de anlaşılacağı üzere failin suç eşyasının elde edilmesine yönelik işlenen diğer suça (örneğin, hırsızlık, yağma vs) iştirak etmemesi gerekmektedir. Suç; suç eşyasının satılması, satın alınması veya kabul edilmesi veya devredilmesi gibi hareketlerle işlenebilmektedir. Suç TCK 167/1 ve TCK 167/2 maddelerinde belirtilen haller dışında şikâyete bağlı suçlardan olmayıp re’sen soruşturulması gereken suçlardan olup, yargılama görevi Asliye Ceza Mahkemelerindedir.
SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL EDİLMESİ SUÇUNUN UNSURLARI
Suç eşyasının satın alınması suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Failin satmış veya satın almış olduğu ya da kabul etmiş olduğu eşyanın suç eşyası olduğunu bilerek hareket etmesi gerekmektedir. Uygulamada genellikle TCK 165 maddesi kapsamında değerlendirilen suç eşyasının elde edilmesine yönelik daha önce gerçekleşen suça “öncül suç” denilmektedir. Öncül suçun, taksirle veya kasten işlenmesi konusunda da bir ayrım yapılmadığı gibi, öncül suç, hırsızlık, yağma, rüşvet, irtikap veya dolandırıcılık gibi hatta yine TCK 165 maddesinde belirtilen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu da olabilmektedir. Failin öncül suçun niteliği konusunda bilgi sahibi olup olmaması suçun oluşumunu etkilememektedir.
SUÇ EŞYASININ SATILMASI VEYA SATIN ALINMASI
Satma en basit anlamı ile “bir malı değer karşılığında bir başkasına verme” eylemidir. TCK 165 maddesi kapsamında satma borçlar kanununa nazaran daha geniş bir kavramdır. Borçlar kanununda tanımlanan “satma” eyleminden farklı olarak bu ticari ilişkinin herhangi bir satış sözleşmesine dayanması zorunlu değildir.
Suç eşyasının satın alınması failin suç eşyasını bir bedel karşılığında mülkiyetine geçirme işlemidir. Satma ve satın alma işlemi sonucunda alıcı ve satıcı arasında bir nakit alışverişi olabileceği gibi, trampa (değiş – tokuş) yapılmak suretiyle de bu alışveriş yapılabilir, suça konu malın taşınır veya taşınmaz mal olup olmaması, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu oluşumu bakımından bir ayrım yapılmamıştır.
SUÇ EŞYASININ KABUL EDİLMESİ
Suç eşyasının kabul etme; satın alma haricinde failin suç eşyasını süreli yada süresiz olarak zilyedini üzerine alması durumudur. Suç eşyasının nakledilmesi veya suç eşyasının saklanması uygulamada suç eşyasının kabul edilmesi olarak değerlendirilmektedir. Suç eşyasının saklanması TCK 281 maddesinde belirtilen “suç delillerinin saklanması” suçundan farklı olarak failin delil saklamak amacıyla hareket etmemesidir.
SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL EDİLMESİ SUÇUNDA BİLGİ VERMEME (TCK 166)
TCK 165 maddesi kapsamında değerlendirilemeyecek şekilde failin satın alma sırasında eşyanın suç eşyası olduğunu bilmemesi ancak daha sonra bu eşyanın “suç eşyası” olduğunu öğrenmesine rağmen durumu yetkili makamlara bildirmeme durumu TCK 166 maddesi kapsamında suç olarak düzenlenmiş olup bu şekilde hareket eden fail hakkında, “altı aya kadar hapis veya adli para cezası” öngörülmüştür.
SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL EDİLMESİ ŞAHSİ CEZASIZLIK NEDENLERİ (TCK 167/1)
TCK 165 maddesinde belirtilen suçun işlenmesi halinde fail hakkında şahsi cezasızlık halleri TCK 167/1 maddesinde düzenlenmiştir. Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu Türk Medeni Kanunu kapsamında haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birisi, üst soy ya da alt soyunun ya da bu derece kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen ya da evlatlığın, aynı konutta yaşayan kardeşlerden biri zararına işlenmesi halinde fail hakkında cezaya hükmolunmaz. Ancak suçun ayrılık kararı verilmiş eşlerden birinin ayrı konutlarda yaşayan kardeşlerden birinin ya da aynı konutta yaşayan dayı, amca, teyze, yeğen gibi ikinci derece kayın hısımlarının zararına işlenmesi halinde mağdurun şikayeti üzerine “verilecek ceza yarı oranında indirilir” denilmek suretiyle Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu hakkında cezasızlık ve daha az cezayı gerektiren haller belirtilmiştir.
Suç Eşyasının Satın Alınması Veya Kabul Edilmesi ile alakalı içeriğimizin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Bunlar gibi konulara ulaşım sağlamak için sitemiz üzerinden veya Google arama motoru üzerinden arama sağlayabilirsiniz.